Kronik Antral Gastrit Hastalığında Görülen Belirtiler ve Tedavi Yöntemleri

Ciddi etkileri olan otoimmün rahatsızlar arasında yer alan kronik antral gastrit rahatsızlığı, gündelik yaşantıda önemli semptomlar görülüyor. Bu belirtilerin özellikleri ve bunlara ilişkin uygulanan tedaviler.

Kronik Antral Gastrit

Son derece etkin belirtileri bulunan bir sağlık problemi olan kronik antral gastrit problemi, toplum genelinde çok sık görülen rahatsızlıklardan birisidir. Günümüzde toplumda çok sık görülen gastrit rahatsızlığının , midede ‘antrum’ olarak tabi edilen alt bölümde meydana gelmesi durumu olan bu rahatsızlık, belirtileri, etkileri, riskleri ve uygulanacak tedavi yöntemleri açısından standart gastrit rahatsızlığı ile son derece önemli benzerlik taşımaktadır. Temel olarak mide içerisinde olağan şekilde gerçekleştirilen mide asidi üretiminin olağan dışı şekilde artış yaşaması sonucunda midenin iç cephesini çevreleyen mukoza üzerinde tahribata neden olur ve ilerleyen aşamalarda mide etinde delinmelere dahi neden olabilir. Bu yüzden de kronik antral gastrit belirtileri görülmeye başlandığı itibaren, en kısa süre içerisinde uzman doktora başvuru gerçekleştirilmelidir.

Bu özelliklerinin haricinde akut ve kronik şeklinde iki gruba ayrılan gastrit rahatsızlığının kronik antral tipi, akut tipte olduğu gibi çok kısa süre içerisinde ortaya çıkmaz ve ortaya çıkışı ve gelişimi oldukça uzun bir süreçten oluşmaktadır. Bu çerçevede de söz konusu antral gastrit tipinin kronik olmasından dolayı hastanın hayatı boyunca etkilerinden ve belirtilerinden muzdarip olmasına neden olabilir.

Kronik Antral Gastrit Belirtileri

Vücutta çok sık görülebilen mide rahatsızlıklarından birisi olan gastrit rahatsızlığının doğrudan belirleyici niteliklerde belirtileri bulunmaz. Zaman içerisinde mide içerisinde yaratmış olduğu tahribat ve meydana geliş biçimi dolayısı ile çeşitli şikayetler görülebilir. Hatta bu şikayetler, gündelik yaşantının da çok ciddi seviyede etkilenmesine neden olarak, yaşam kalitesinin standartlarının önemli oranda düşüş yaşamasına neden olur. Bu kapsamda da kronik antral gastrit belirtileri ilk aşamalarında kendisini göstermez. Yani ortaya çıktığı ilk dönemde hastanın bireysel olarak tespit edebilmesini mümkün kılabilecek niteliklerde belirtileri bulunmaz. Hatta bazı vakalarda antral gastrit rahatsızlığının herhangi bir belirti ortaya koymadığı dahi görülebilmektedir. Bunun dışında ilerleyen evrelerde kronik antral gastrit rahatsızlığının ortaya çıkartabileceği belirtileri de bulunur. Bu belirtileri;

• Antral gastrit rahatsızlığının kronik olması durumunda ortaya çıkan en somut ve en etkin belirtilerin başında hazımsızlık gelir. Çünkü rahatsızlığın midenin antrum olarak tabir edilen alt bölgesinde meydana geldiğinden burada iltihaplanmaya neden olur ve sindirim süreci ile hazmedilen besinlerin bağırsağa geçişi süreci (boşaltım) süreci açısından olumsuz etkiler teşkil eder ve engel olur. Bu durumda üst kısımda hazımsızlık sorunlarının yaşanmasına neden olur.
• Rahatsızlığın etkilerini iyice göstermeye başlamasıyla birlikte hastada iştah kaybı yaşanır. Buna bağlı olarak da ani ve olağan dışı kilo kayıpları olur.
• Midede çok sık bulantı ve buna bağlı olarak istifra edilmesine de neden olabilir. Bu belirtileri çerçevesinde bazı kişilerde istifranın kanlı olması gibi bir durumda görülebilir. Ancak bu çok nadirdir.
• Mide içerisinde yanma ve ekşime görülmesi de mümkündür. 
• Karın bölgesinde şişkinlik ve ağrıların yaşanır.

şeklindedir. Bu gibi belirtilerin görülmesi durumunda en kısa süre içerisinde uzman doktora başvuru gerçekleştirilmesi gerekir.

Kronik Antral Gastrit Tedavisi

Temel olarak kronik antral gastrit tedavisi için bilimsel ve tıbbi olarak somut uygulanan tedaviler bulunmamaktadır. Kronik bir mide rahatsızlığı olması nedeni ile görülen kişilerin ömür boyunca şikayetlerinden muzdarip olabileceği bir rahatsızlıktır. Ancak günümüzde kronik antral gastrit tedavisi ile vücutta yaratmış olduğu tüm şikayetlerden kurtulabilmek ya da etkilerinin hafifletilmesini sağlamak mümkün oluyor. Bu çerçevede de midede görülen pek çok rahatsızlığın en önemli etkenlerinden birisi olan zararlı alışkanlıklar ile sağlıksız beslenme alışkanlıklarından uzaklaşılması gerekir. Mide içerisinde tahribata neden olacak ve hücre yenilenmesine engel teşkil edebilecek sigara ve alkol gibi ürünlerin tüketilmemesi ve beslenmenin de mutlaka sağlıklı, bitkisel ve doğal ürünler ile gerçekleştirilmesi gerekir.

Özellikle de mideye iyi gelen ve aynı zamanda da onarıcı etkiye sahip olan sebze, meyve ve et ürünlerinin tüketilmesi gerekir. Bunun için yağ ve baharat gibi mideyi yoracak ve mideye zarar verebilecek besinlerin yer almadığı bir kronik antral gastrit diyeti uygulanmalıdır. Aynı şekilde alkollü, gazlı/asitli içeceklerin tüketilmesinden de uzak durulması çok önemlidir. Bunların haricinde uzman doktor tarafından mide içerisindeki kasların gevşemesine ve hücre yapılanmasının onarımına yardımcı olabilecek ilaçlar da tavsiye edilebilir. Ancak her hastada doğrudan ilaç tedavisi uygulanmaz.