Mide Ülseri Ameliyatı Nasıl Yapılır? – Ameliyat Öncesi ve Sonrası

Mide ülseri, genellikle Helicobakteri Plori tarafından mide mukozası iltihabı sonrasında gerçekleşen bir rahatsızlıktır. Mide içinde yaralara neden olur.

Mide Ülseri

Peptik ülser olarak geçen midenin yüzeyinde çıkan yaralar, gastritin bir sonraki aşamasıdır. Gastrit, mide mukozasının helikobakteri plori tarafından iltihaplanması ile başlar ve tedavi edilmediği taktirde ülsere dönüşmektedir. Mide duvarında yaralara neden olan bu hastalık, antibiyotik, anti-asit ve proton pompası inhibitörleri ile kombine tedavi edilebilmektedir. 

Gastritin belirtilerinin önemsenmediği ve tedavisinin yapılmadığı durumlarda karşılaşılan ülserler, hastada mide kanaması, mide delinmesine kadar giden kötü tablolara sebep olabilir. Midede kanama ve delinme sonucunda hastanın hayati tehlikesi ortaya çıkmaktadır. 

Peptik Ülser Belirtileri

 Bir çok mide rahatsızlıklarında aynı belirtiler olmasına karşın, peptik ülserde hastalığın kendine özgü belirtileri mevcuttur. Bu belirtileri şöyledir:

  • Midede yanma ve şiddetli ağrı: Yara yüzeyine değen hidroklorik asit ve besin, ataklar halinde şiddetli mide ağrılarına sebep olmaktadır. 
  • Bulantı, kusma, kusmayla kan görülmesi: Açıkta olan yara yüzeyine değen besinler içte bulantılara sebep olur. Bulantı sonucunda kusma gerçekleşirken kan gelmesi ise, yaranın kanadığını gösterir. Kusmukta kan görülmesi, iç kanama yönünden değerlendirilmelidir. Kusma sonrasında midenin içinin boşalması nedeniyle hasta ağrısının azaldığını ve rahatladığını ifade eder.
  • İştahsızlık, kilo kaybı: Hastalar yemeklerden sonra yaşadıkları rahatsızlık nedeniyle yemek yemek istemeyebilir. Bu nedenle hastada kilo kayıpları görülür. 
  • Midede gaz birikmesi, şişkinlik, hazımsızlık

Midede oluşan ülser yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiler.

Hastalığın belirtilerinin göz ardı edilmeden mutlaka bir doktora başvurması gerekir. İştahsızlık nedeniyle hasta çoğu zaman kendini yorgun ve halsiz hisseder. Yemek yememeye bağlı olarak şekerinin düşmesi ve bayılmalara da sebep olabilmektedir. 

Peptik Ülser Tedavisi

Doktorun yaptığı endoskopik inceleme sonrasında ülser teşhisi koyulmuş kişilerde ilk basamak ilaç tedavisidir. Ülserin derecesine göre düzenlenen bu tedavide, ilaçların fayda etmemesi ve hastanın şikayetlerinin artması ile ameliyat için hazırlıklar yapılır. 

Ülser için ameliyatı planlanan hastada, bir gece öncesinden mutlaka 8-10 saat hiç bir şey yememesi, aç kalması söylenir. Kronik hastalıklar için kullanması gereken ilaçlar var ise doktora sorulur ve uygun görürse bir miktar su ile yutması söylenir. Ameliyat bölgesinin hazırlığında göbek bölgesindeki kılların temizlenmesi gerekir. 

Operasyonda mide içerisindeki yaranın durumuna göre yara çıkartılır ve uygun dikiş yöntemiyle dikilir. Mide içerisine uygulanan bu operasyon sonrasında hastanın belli bir saat hiç bir şey yemeden aç kalması gerekir. Aç kaldığı saat boyunca hastaya damar yolundan serum ile sıvı takviyesi yapılır. 

Ülser Ameliyatı Sonrası Beslenme

Midenin içerisinde gerçekleştirilen operasyonlarda, operasyon bölgesinin zarar görmemesi için doktorun önerdiği saat kadar açlık gerekir. Oral alımın açıldığı saat itibari ile de hastaya uygun gıdalar verilerek beslenmeye başlanır.

Beslenmede kızartma yerine, haşlama, ızgara, fırın yöntemleri tercih edilmelidir.

İlk ağız yolundan aldığı besin, çok sıcak ya da çok soğuk olmayan, acı, ekşi, asitli, gazlı yiyecekler olmamalıdır. Alkali düzeyi yüksek, katı olmayan gıdalarla beslenmeye başlamalıdır. Beslenme öncesinde hastaya doktorun reçete ettiği mide koruyucuları verildikten sonra beslenmesi gerekebilir. 

Hastanın taburculuğu gerçekleştikten sonra evde de beslenmesine dikkat etmesi gerekir. Hastanede yattığı süre boyunca uygulanan diyet evde de devam ettirildiğinde iyileşme süreci etkilenmez. Beslenmede dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:

  1. Az ve sık beslenmeye dikkat edilecek: Kişinin beslenmesi 6 öğün (3 ana + 3 ara öğün) olacak şekilde düzenlenmelidir. Tükettiği yemek miktarının artması, hastanın midesinde rahatsızlığa neden olacaktır. Operasyon bölgesinin zarar görmemesi için bu maddeye uyması gerekir. 
  2. Acı, ekşi, baharatlı, yağlı yiyeceklerden uzak duracak: Midenin her türlü rahatsızlığında bu yiyecekler yasaklanır. Asit salgısıyla birleşen bu tür yiyecekler, asit pH’ını düşürmesi nedeniyle operasyon bölgesine zarar verecektir. 
  3. Asitli, gazlı, kafeinli içecekler: Midenin içerisindeki asit salgısının pH’ını etkileyen diğer grup kesinlikle yasaktır. Kafeinli içeceklerden kahve ve çay tüketimi kesin şekilde yasaklanır. Asitli meyve sularının alımı da kısıtlanır.
  4. Yemeklerden hemen sonra uzanmamak: Yemek yenildikten sonra hemen yatmak, besinlerin yemek borusuna gelmesine neden olur. Reflüyü de tetikleyen bu durumdan korunmak için, yemek yedikten en az 2 saat sonra dinlenir pozisyona geçmek ya da egzersiz yapmayı gerektirir.
  5. Yeterli sıvı alımı: Sıvı alımı, vücutta dolaşımı arttırması ve metabolik atıkların uzaklaştırılması için gereklidir. Yeterli sıvı alımı olmayan kişilerde iyileşme süreci uzayabilir. Günde en az 2-2.5 litre su tüketen bir kişinin metabolizması normal seviyede çalışacak ve iyileşme sürecine katkıda bulunacaktır. 

Sıvı alımında sorun yaşayan hastalar, suyun içerisine koyacakları kabuk tarçın ya da limon sayesinde daha rahat şekilde suyu tüketebilirler. Tarçın ve limonun suyun tadını değiştirdiği gibi glisemik indeksi yüksek olması nedeniyle de kişinin yaşadığı açlık hissini de bastıracaktır.



Kullanıcı Yorumları ve Oyları

1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (Sizin oyunuz ilk olsun)
Loading...

Yorum ekle